İstanbul

Bowman'ın, Türkiye ziyareti kapsamında "Toplumsal Cinsiyet Eşitliği ve Fırsat Eşitliği Stratejileri" gündemiyle katıldığı tanıtım toplantısı, EBRD Türkiye Direktörü Arvid Tuerkner'in iştiraki ve EBRD Toplumsal Cinsiyet ve Ekonomik Kapsayıcılık Direktörü Barbara Rambousek'in sunumuyla gerçekleştirildi.

Etkinliğin açılışında konuşan Mark Bowman, EBRD'nin, ülkelerin sürdürülebilir piyasa ekonomileri haline gelmelerine destek olmayı ve bireylerin ekonomik fırsatlara erişimlerini arttırmayı amaçladığını kaydetti.

Bowman, eşitsizliklerin dünya genelinde ve ayrıca EBRD'nin yatırım yaptığı ekonomilerde yüksek olmaya devam edeceğini aktararak, "Dünya genelinde gençlerin, işsizlik ve iş gücü piyasasına erişimde zorluklarla karşılaşma olasılığının önemli ölçüde daha yüksek olduğu ve birçok ülkede kadınların emek piyasalarına erişimini kısıtlayan ayrımcı yasalarla veya uygulamalarla karşılaştığı biliniyor." dedi.

Kadınların Türkiye'de yönetici pozisyonlarındaki istihdamın sadece yüzde 16'sını oluşturduğuna işaret eden Bowman, Türkiye'de ne eğitimde ne de istihdamda olan "hareketsiz gençliğin" yüksek seviyelerde olduğuna işaret etti.

Bowman, Türkiye'nin farklı bölgeleri arasındaki zorlukların değişim gösterdiğini ifade ederek, pandemi sonrası artan dijitalleşmenin ve teknolojik ürünlerin gücünün toplumun farklı kesimlerini farklı şekillerde etkilediğini söyledi.

Devam eden teknolojik değişimin insanların mesleğine, beceri profiline ve iklim değişikliğine bağlı olarak çok farklı etkisi olduğunu aktaran Bowman, "İklim değişikliği, Türkiye'ye ziyaretimde tartıştığım kilit konulardan biri ancak iklim değişikliği belirli sektör ve bölgelerdeki insanları çok farklı şekillerde etkileyecek, aynı zamanda yeni yeşil teknolojilerle yeni iş fırsatları yaratacak." diye konuştu.

"Yatırımları politika diyaloğu ile birleştirme konusunda benzersiz yeteneklerimiz var"

Mark Bowman, gelecek 5 yıl boyunca stratejileri açısından becerilere, istihdama ve geçim kaynaklarına erişimi genişletmek istediklerini ifade ederek, "Daha kapsayıcı ve cinsiyete duyarlı finansal sistemler ve iş ortamları oluşturmak ve herkese fayda sağlayan hizmetler ve kamu malları oluşturmak için çalışmalarımızı büyütmek istiyoruz. Bu hedefe, benzersiz güçlü yönlerimiz, girişimcilik odağımız, özel sektör ve kamu sektörleri ile iş birliğimiz ve ülkelerimizde güçlü varlığımız ile ulaşmayı hedefliyoruz." diye konuştu.

Yatırımları politika diyaloğu ile birleştirme konusunda benzersiz yetenekleri olduğunu ifade eden Bowman, "Hedeflerimizde iddialıyız. 2025 yılı sonuna kadar tüm faaliyetlerimizin en az yüzde 40'ına toplumsal cinsiyet eşitliğini teşvik eden unsurları entegre etmeyi taahhüt ettik. 2025 yılı sonu itibarıyla Banka'nın yıllık yatırımlarının yüzde 25'ini fırsat eşitliği ve beşeri sermaye gelişimine odaklanan projelere ayırmayı hedefliyoruz." dedi.

"Suriye'den gelen büyük bir mülteci akınının ekonomik fırsatlar üzerindeki etkisi görülüyor"

EBRD Toplumsal Cinsiyet ve Ekonomik Kapsayıcılık Direktörü Barbara Rambousek de dijitalleşmenin birçok yönden fırsatlar yaratırken, diğer yandan da iş ve geçim kaynakları kaybı yoluyla, otomasyon yoluyla bazı zorlukları beraberinde getirdiğini söyledi.

Rambousek, Türkiye'de uzun yıllar boyunca Suriye'den gelen büyük bir mülteci akını olduğunu ve bunun insanların yaşamları, geçim kaynakları ve ekonomik fırsatlar üzerindeki etkisinin görüldüğünü ifade etti.